Türk Havacılık Sektörü Dünyaya Yön Verecek
06 Şubat 2019

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan Uçuş Okulları Çalıştayı’na katıldı.

İstanbul’da düzenlenen programa UAB Bakan Yardımcısı Sayan’ın yanı sıra havacılık sektörünün önde gelen isimleri katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde oluşturulan 2023 vizyonuna uygun bir şeklide Türk havacılık sektörünün dünyadaki sektöre yön verecek hale geleceğini ifade eden Sayan, “Hepinizin bildiği üzere, ülkemiz son yıllarda gerek ekonomi gerek teknoloji gerekse sosyal alanda dünyanın gelişmiş ülkeleriyle yarışacak düzeyde gelişme kaydetmiştir. Ülkemizde gerçekleşen ekonomik ve sosyal gelişmelere paralel olarak son 17 yılda Türk sivil havacılığı büyük bir atılım gerçekleştirmiştir. Esasen bu gelişme içinde sivil havacılık ayrı bir yer tutmaktadır. Havacılık alanında sağlanan bu gelişmenin kalıcı olması hatta daha ileri seviyelere ulaşması için teknolojik gelişmeleri yakından takip etmenin önemi kadar, havacılığın her alanında yetişmiş insan gücü temini büyük önem taşımaktadır” dedi.

Sivil havacılığın daha sağlıklı ve de sürdürülebilir bir atmosferde gelişmesinin eğitimle mümkün olduğunu söyleyen Sayan, “Havacılık alanında en önemli mesleklerden biri olan ve eğitimi uzun ve masraflı olan pilot eğitiminde de ülkemiz son 17 yılda çok büyük gelişme kaydetmiştir. 2000 yılında ülkemizde pilotaj eğitimi veren kuruluşların sayısı 11 iken 2010 yılında bu sayı 14 olmuştur. Günümüzde ise bu sayı tip eğitimi veren 17 eğitim kuruluşu ile birlikte 47’ye ulaşmıştır. Bunlardan 10’u üniversite olup akademik düzeyde pilotaj eğitimi verilmektedir. 2000’li yıllarda pilot kaynağı daha çok TSK iken, bugün havayollarında göreve başlayan pilotların büyük bir çoğunluğu özel uçuş okullarından mezun olmaktadırlar. 2000 yılında havayolu seviyesinde toplamda 105 pilot lisansı verilirken bu sayı şu an yıllık 650’ye ulaşmıştır” bilgilerini paylaştı.

Ocak 2019’dan itibaren de Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından EASA uyumlu pilot lisansları verilmeye başlandığını hatırlatan Sayan, “Ülkemizde, önümüzdeki 5 yıl içerisinde yıllık en az 1000 pilota ihtiyaç duyulacağı öngörülmektedir. Yurtdışında lisans alanlarla birlikte yılda 750 havayolu seviyesinde pilotun sektöre katıldığı düşünüldüğünde, bu ihtiyacı karşılamak ve yabancı pilotlara mahkum olmamak için pilotluk eğitimi veren kuruluşlara önemli görevler düşmektedir. Diğer taraftan dünyadaki pilot ihtiyacının da büyük oranda artması nedeniyle, havayolu işletmeleri yabancı pilotlar ile de açıklarını kapatamayacaklardır. Bu noktada öğretmen pilot temini önemli bir sorun ve risk olarak dikkat çekmektedir. Eğitim organizasyonları öncelikle eğitim kadrolarını güçlendirmeliler ve günümüz teknolojisine uygun uçaklarla eğitim vermelidirler.

Şüphesiz pilotluk mesleği en kritik mesleklerden bir tanesi olup ciddi anlamda kaynak ve gayret gerektiren bir meslektir. Bu mesleğe girmek isteyen adayların seçimi de ayrıca önem taşımaktadır, zira bir kaptan pilot çok sayıda insanın sorumluluğunu taşımaktadır” şeklinde açıklamalarda bulundu.

Havayolları ile uçuş okullarının yapacakları işbirliğinin kendi ihtiyaçlarını karşılamaları noktasında önemli olduğuna değinen Sayan, “Benzer şekilde yapılan bu işbirliği anlaşmaları ile eğitimin finansmanı havayolu işletmeleri tarafından mesleğe başlandığında geri ödemeli olarak sağlanmakta olup, böylelikle pilotluk mesleği için yetenekli ve ilgili olup maddi gücü olmayan gençlerin sisteme dahil olmalarının yolu açılmaktadır. Ülkemizde 9.700 civarında aktif pilot bulunmaktadır. Bunların dışında yaklaşık 550 yabancı uyruklu pilot da ülkemizde görev yapmaktadır. Pilotaj eğitimi veren kuruluşlar öncelikli olarak yabancı pilotların yerine geçecek Türk pilotları yetiştirmeli, sonra da havayolu seviyesinde yıllık 1.000 pilot ihtiyacını karşılayabilecek sayıda pilot yetiştirmelidirler. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak gerek özel sektöre gerekse üniversitelere mevzuatlar çerçevesinde her türlü destek ve kolaylık sağlanmaktadır” ifadelerini kullandı.